31 October 2006

Wifitti




Amerika kendini gösteren wifitti ile kamusal alanlarda asılı olan ekranlara mesaj post edebiliyormuşsunuz. Bu mesajlara karşılık gören kişiler de cevap atıyorlarmış..

Denemedim görmedim, duydum paylaşıyorum

Detaylar için tıklayın.

30 October 2006

Hava, Müzik, Resim




Hava; dinlemek istediğim müziği, görmek istediğini renkleri, uyukumun açılıp açılmamasını, mutlu olup olmamamı hep etkilemiştir.

Bir de bazen hiç bir şey için uğraşmak istemem, kolumu kıpırdatmamalı ve kafamı yormamalıyımdır..

İşte saydığım iki durumu aynı anda hissettiğinizde, gününüzü kurtarmak isterseniz mutlaka tıklayın:Bulunduğunuz şehrin mevcut hava durumuna göre değişen grafikler eşliğinde müzik dinleyin!

Çıplak Yorgan



Ya çok şey yazdım, sildim!

Web'e açık bir alanda özgürce yorum yapamayacağım:)

Elimdeki resimlere baktım, bu gri pazartesi'yi ancak bu kurtarırdı.. İyi haftalar..

24 October 2006

Tire'den Doğa Manzaraları


Bayram tatili vesilesiyle İzmir'e geldim.
Ailece gezelim görelim turumuzun birinci bölümüne başlamış olduk. Sabahki nereye gitsek konuşmalarına pek katılmadım hatta evden çıkmak bile istemedi canım

Sonra bir Tire lafı dolaşır oldu arabada ve Pınar Köfte reklamında da duyduğum Tire köftesi de bu esnada gündeme geldi. Köfte seven bir insan olarak bana uygun bir program gibi görünmüştü ama her yerde et yiyemediğimi unutmuşum. Ve tabi ki, etler bana bir acaip geldi ve böylece benim tabağımdakileri de Seço yedi..



Sanırım yemekle olan alakamın hızlı kesilmesi sebebiyle de, özellikle Dodo'cuğum gibi yemek tabakları resimleri koyarak anlatamıyorum.

Zaten yemekler de pek umrumda olmadı..
Ama doğa muhteşemdi...


Özellikle ağaçta dolaşan sincaplara ve kestane ağaçlarına bayıldım

20 October 2006

Yahoo Mail Beta



Gmail'in hayatımıza getirdiği hıza, Yahoo da kendini eklemek isteyerek Yahoo Mail Beta'yı kullanıma sundu.. Yaşasın artık yahoo da hız kazandı dememin hemen arkasında şikayetlerim başladı!

Renk ve görüntüye çok önem veren birisi olarak option bölümünden sayfamın rengini değiştiremediğimi fark ederek kullanım deneyimim başladı.. Bu fonksiyonun Beta versiyonundan kaynaklandığını düşünerek bunun fazla üzerinde durmadım..

Sonraki rahatsızlığım sağ tarafta yer alan banner'ın kaldırılamaması oldu.. Sadece banner olsaydı ve bir yerinden yok edilebilseydi bu kadar rahatsız etmeyecekti ama kaldırılamadığı için iyice gıcık oldum hatta swith back teşebbüsünde bile bulundum..

En çok rahatsız olduğum şey ise, mail'lerin okunmadan silinmesinin zorluğu oldu. Genel kullanım eğilimi mail'in açıldıktan sonra silinmesi üzerine ve hemen hemen her okuduğum e-mail'in raporlandığını bilen bir insan olarak ilgimi çekmeyen e-mail'lere ilişkin okundu raporunun gitmesinden rahatsız oluyorum..

Bu rahatsızlıklarımı Yahoo'ya da bildirdim ama switch back butonuna bastıktan sonra bir türlü devamını getiremedim çünkü sanırım hız hayatımda en önemli seylerden biri oldu!

18 October 2006

Transit Salonu



İş hayatıma ilk adım attığım ve yaklaşık 2 yılımı geçirdiğim euro.message'dan bu ay sonu ile ayrılmış olacağım...

İlk işim olması vesilesiyle, aynı zamanda ilk işten ayrılışım..

Son günlerim, transit salonunda bir sonraki uçağı bekler gibi geçiyor. O salonların garip ortamında hep çok düşünürüm. Kendimi anlamaya çalışırım, olayları büyütürüm sonra tekrar küçültürüm. Gideceğim yeri hayal ederim, aynı anda gittiğimde muhtesem geçme senaryosunu ve rezalet geçme senaryosu kurgularım. (Bu oturup elimde kalem kağıt yaptığım bir sey değil tabi ki, hatta ben değil beynim kendi kendine yapıyor)

Ve şu anda bulunduğum transit salonunda hissettiklerim şunlar: Kendimi zorluklardan dolayı işimi kapatıp, bir kurumda çalışmaya başlıyor gibi hissediyorum çünkü çok sevdiğim bir işi bırakıp, başka bir işe geçiyorum...

Bu kadar iştahlı çalışırken, neden bırakıyorsun diyen arkadaşlarıma, tanıdıklarıma, müşterilerime, herkese farklı sebepler söyledim. Kimisine burada öğrenecek daha fazla bir şey kalmadı dedim, kimisine iletişim sorunlarım vardı dedim, kimisine farklı bir alanda da yer almak istedim dedim... Bunların hepsinin doğru olmasıyla beraber aslında bu kadar özet geçmek nedenleri çok sığlaştırıyor ama karar verdikten sonra bunların derinliğine de inmemek için çaba sarf ediyorum ve ileriyi düşlüyorum... Tabi ki iyi ve kötü senaryolar şeklinde!

OMD'deki pozisyonum digital medya planlama. Bundan sonra özellikle bolca gezdiğiniz sitelerde yer alan banner'ların nerede, ne zaman, ne kadar kalacağına karar vereceğim.

İyi senaryo yeni işeme de aşık olmam, orada da projeler oluşturmam. Kötü senaryo gelenin gideni aratması, kurumsal hayata adapte olmakta zorluk çekmem, sabahları 9'da işte olamam, iş arkadaşlarımı çok özlemem ve her saniye oluşan sonsuz fikir daha...

Lütfen artık anons yapılsın ve uçak havalansın..

12 October 2006

Spider-man!




Görünce inanamadım!

Ben sırf resmi koymanın yeterli oldugunu düşündüm, detaylarını okumak isterseniz, tıklayın!

10 October 2006

tam ondan vazgeçmişken

Çok akıl karıştırıcı olabiliyor ufacık şeyler bazen...

Sana kendini rezalet hissettiren bir şey, tam ondan vazgeçmişken kapında yepyeni fikirlerle belirebiliyor. Sanki ayrılığı hissetmiş de, tam ayrılırken için sızlasın diye oyun oynuyor gibi...

Çaktırmıyorum- henüz karar vermek zorunda değilim ve erteliyorum...
Hiç bir zamanda karar vermek zorunda kalmayacakmış gibi beynimin arkalarına itiyorum bu durumu... Geçirebileceğim son güzel zamanları geçirmeye çalışıyorum sanki bir yandan da...

Ve bu güzel zamanları kendi kararımla bitirecek olmanın sorumluluğu var üzerimde...

Bu sorumluluğu alabilecek miyim? Aldıktan sonra mantığım beni hala mutlu edecek mi? Bu sorumluluğu alamazsam, kendimi rezalet hissettiğimde kendime çok mu kızacağım??

Göreceğiz...

09 October 2006




Reklam çok hoşuma gitti! Erkekleri acıtma fikri hoşuma mı gidiyor ne:)

Bir de şu kedili resme çok baktım ama gerçek mi değil mi anlayamadım.. Sizce gerçek mi??? Gerçekse acaba kedi ile köpek çiftleşmiş olabilir mi??

06 October 2006

Hello Kitty



Hello Kitty'lere oldum olası bayıldım!

Internette dolaşırken de tesadüfen hello kitty e-mail account'u sahibi oldum! cell_in@hellokitty.com . Sizde Hello Kitty adresi edinmek isterseniz sitesinden alabilirsiniz!

Bir de bir blog'da yer alan Hello Kitty test'leri var ki, beni benden aldı! çok eğlenceli mutlaka bakın

Not: "What kind of man suits you best" testinde, "you like bad guys" dedi! Beni yakından tanıyanlar için, testin doğruluğu hakkında fikir verecektir:)

İyi eğlenceler...

05 October 2006

Acaba eskiden yarasa mıydım?

Saat 2:00 (14:00 değil!)

Yarın önemli bir kurumun Genel Müdür yardımcısı ile toplantım var. Taaa saat 23.00'da uykum gelmişti ama yatamadım yine...

Gece olunca bir anda kuyruğum dikiliyor, hayat daha eğlenceli gelmeye başlıyor (evde yalnız olsam bile!), sanırım beynim de daha çok çalışıyor!

Gece her şey şahane, çok mutluyum! Tek huzursuzluk sabahı düşünmek..

Sabah 7'de alarmım çalınca kendime kızacak kadar bile ayık olmayacağım, sonra 8'e kadar alarmı erteleyceğim. o esnada yeryüzündeki yaşamı algılamaya başlamamla, yetişmeye çalışmam aynı ana denk gelecek. 9'da işte olmaya çalışacağım ama en erken 9.30'da olabileceğim. Adamlar gelmeden hazırladığım sunuma bakmak isteyeceğim ama kafein henüz etkisini göstermediği için yazdıklarımı bile okuyamayacağım.
Sonra toplantı başlayacak ve ben yarı açık zihinle adamları ikna etmeye çalışacağım.

Bakalım ikna olacaklar mı???

02 October 2006

Word, Excel Destek Hattı



Üniversite yıllarımın ilk günlerinden itibaren hayatımın bir parçası olan Word ve Excel, hayatıma bir çile olarak girip daha sonra onu kolaylaştırmaya başladı.

Internet araştırmalarını bir çırpıda sunumlara, ödevlere ekleyebilmek lisede alıştığım ansikolopediden bulmak ve yazmak durumundan sonra "wow" denilecek bir durumdu..

Özellikle Excel benim gibi sayısal zekası parlak olmayan bir insan için tüm karmaşık denklemeri çözdü, çarptı, böldü ve sonuca ulaştı.

Ancakkkkk, gelin görün ki, zaman zaman Word ile Excel'i hem seven, hem döven bir eşe benzetmedim değil. Hayatımı bu kadar kolaylaştıran bu iki mucize, aynı zamanda nasıl bu kadar zor, söz dinlemez ve hırpalayıcı olabiliyordu, nasıl her şey üzerime üzerime gelirken bir de o vurabiliyordu...

Şimdi durumlar değişti, artık bir internet şirketinde çalışıyorum. Word ve Excel mucizesi, bana her elini kaldırdığında imdadıma yetişecek bir bilen kişi mutlaka oluyor.. Ancak zaman zaman ben o bilen kişilerin yanında olmuyorum veya insanları çalışırlarken kişisel meselelerimle yormak istemiyorum...

İşte yine öyle bir gündü: Word ile aramda oluşan ufak anlaşmazlık sebebiyle yorgun düşmüş ve pes etmiştim. O esnada bir yeri aramak ve sadece ufacık bir şeyi sormak istedim ve arayacak hiç bir yer bulamadım ve o esnada aklıma bu fikir geldi: Word, Excel Destek Hattı!

Keşke böyle bir hat olsa ve ben "bilen" masum kişileri, bilgilerinden dolayı cezalandırıyor olmasam...

Ve işte buna benzer bir konsepte sahip olan Geek Squad'in Başarı Hikayesinde yazan "Sorunlardan Fırsat Yaratmak" fikrinin tam olarak bu durumla da örtüştüğünü düşünüyorum...

Diyeceğim şu ki: Sevgili "bilenler" , neden siz de sorunlardan fırsat yaratmıyorsunuz? Ya da böyle fırsatlar varsa bilgilendirmiyorsunuz:)?