02 December 2015

Sanki Tekrar Basa Donduk

Kucukken cocuklara getirilen, seker yememek, kola icmemek gibi normal yasaklarin aksine benim coplerin yaninda durmam, kalabalik yerlerde bulunmam yasakti.. Hala gazete mansetlerini hatirladigim patlamalar olmustu.. PKK nedir -sanirim- o zaman ogrenmistim.


Daha teror ve PKK nedir cozmeye calisirken, patlamalarin sadece o an tesadufen orada olanin canini almadigini, sag kalanlarin hayatindanda huzuru caldigini o yillarda ogrendim. 

Basina her sey gelebilir hissinin gizli caresizligi disinda, gecimi turizm olan bir sehrin nasil solduguna, ufaldigina, neredeyse toplu depresyona girdigine sahit oldum. 

Bundan yirmi yil sonra durum ve oyuncular degisse de sanki tekrar basa donduk, oysa amac ayni yerde geri donmek degil, yukselmek, ileri gitmekti ama acilan yolda, gosterilen hedefe yururken yola birakilan bir (tane daha) bomba ile gecmise sureklendik. 

Ama bu sefer gecmiste, Kobe Bryant ile Messi ucakta sadece oturup top cevirmiyor, cift kale mac yapiyordu cunku ucakta kimse yoktu... 




04 November 2015

Cocuklar , Ev Bende Kalsin

Yillar oldu kendimi seninle ayni evde bulali.


Geldigin gibi gidecegini sandim ilk baslarda, ne de olsa benim gibi biriyle, ailesiyle, arkadaslariyla uzun sure ayni catida barinamazdin. Bana, yasam tarzima, okuduguma, yaptigima sinirlenir giderdin kafamda

Hic umdugum gibi cikmadin. Her hareketime saygi gosterdin, sessiz bir kosedeydin, hayatimda bir degisiklik olmadi ilk baslarda. Hayat eskisi gibi devam etse de, gonlum olmadan geldigin yerlestigin icin hosnutsuzdum etrafta olmandan ama sesimi cikartacak kadar da rahatsiz degildim

Ben hosnutsuzdum ama Ahmet Efendi, Hatice Abla seni cok sevdi. Ellerine saglik paketleri tuttusturdun, kis soguk gececek, al su komuru dedin, cocuklarini okula yazdirdin. Seni ese dosta, komsuya anlata anlata bitirememisler. 

Arkadaslarim da seni sevdi. Senin fabrikadan devlete malzeme alalim dedin, size kredi dedin, hep sizinle is yapalim dedin, sen bu is adamlari klubune ekledim dedin; kizlari yeni zenginlerle basgoz ettin, bir baktim arkadaslarim artik daha cok senin arkadaslarin olmuslar, hatta beni gizliden begenmemeye baslamislar.

Beni kendi evimde misafir, arkadaslarimin yaninda yabanci hissettirdin, Evimin duzenini degistirdin, aile yadigarlarimi sattin, arkadaslarimi caldin, Ahmet Efendi'yi Hatice Abla'yi bana dusman ettin, kardesimi dovdurdun, bana sovdun, ailemin islerini bozdun. Bilmedigimiz bir mutsuzluk ekledin hayatimiza. Gitmek istedim ama evi sana birakamadim, kalmak istedim nefes alamadim 

Sonra bir secim oldu, cikista eve geldin. Yine kafanda sahte bir sarhosluk, dilinde, "her sey mubah" sarkisi,  uzerinde baska bir yalanin kokusu, yakanda cirkin bir ruj izi,.. Iste o zaman, iyice agir geldi yaptiklarin. Zaman alacagini bilsem de huzuru sectim...

Cocuklar, ev bende; mal, mulk sende kalsin. Umarim bir gun, adelet yerini bulsun... 

18 October 2015

Vaktim Olmasini Ozledim...

Vakti doldurmak icin boya kalemlerini cikarmayi, annen yemek hazir dedigi icin aksam oldugunu fark etmeyi, evin camindan anlamsizca disariyi izlemeyi, bir yere gec kalmamayi, plan yapmamayi, endiselenmemeyi, dusunmeden durabilmeyi ozledim. 

Bu ozlemleri giderdigim nadir saatlerde ise, vakitle uzun sure kavusamayacagimizi, kavussak da biraktigimiz yerden devam edemeyecegimizi anladim.

Hayat beni ve vakti baska yerlere surukledi.

Ilk arkadas, hatta dost olduk, sonra ben onu rakip gordum , rekabet agir geldigi icin o kendini benden sakladi, ben o saklandikca kovaladim ve bugun ilginc bir noktaya geldik.

Ara ara gorusuyoruz ama hayatin (potensiyel) uzunlugu icinde yine de kisa ve planli kaliyor. Mesela hadi Cumartesi bana gel, bir plan yapmadim diyorum. Gelince konu konuyu acmiyor, eskisi gibi beraber resim yapmiyoruz, camdan disariyi izlemiyoruz. O evde otururken, ben hazir sen buradayken bir dolabi toplayayim, evi temizleyeyim, aksama rezervasyon yapayim diye kendime gorevler ediniyorum. 

Simdi diyeceksiniz ki, vakitle aran kotuyse bu yaziyi nasil beraber yazdin. O bana ne guzel yazdin bir de sunu mu desen derken, yorumlarini gozardi edip, bir de ustune ustluk gozumu saatten ayiramadim, kafamda aksam ne giyecegime karar verdim, taksi mi yoksa tren mi hizli gider onu yokladim. Sacim aksami kurtarir mi kontrol ettim, oje surmezsem 5 dakika daha gorusuruzun matematigini yaptim.

Yani anlayacaginiz, yan yandaydik ama benim aklim gorevlerle ve eglencelerle flort etti.Ben ise, her capkinin yapacagi "sevmedigimden degil" aciklamasini kendime yaptim, yaziyi bitirdim ve cikip gittim




14 August 2015

Hedefler & Tatil Koyu

















Hayatta hedefledigim bazi seyleri, havadan cekilmis tatil koyu fotograflarina benzetiyorum. Tatil koylerinde oldugu gibi, uzaktan cekilmis resimdeki ihtisama sahip olmadigi ancak icine girince anliyorsun ama icinden cikmak Pazar gunu anahtari teslim edip evine donmek kadar hizli ve kolay olmuyor


23 April 2015

23 Nisan

Yasasin yarin 23 Nisan..
Anneannem beni kacta Seymenler Parkina goturecek?
Babam belki yarin makyaj yapmama izin verebilir.
Anneme dun gece soyledim, sacimi balerin topuzu yapacak.
Acaba hangi ulkelerden cocuklar gelecek.. ?
Ziyaret eden cocuklarla tanisabilecek miyim?
Kac senedir Ingilizce ogreniyorum, Bence cocuklarla tanissam kendimi anlatirim.
Zaten sunun surasinda "how is your dance, teach me" filan diyecegim. Butun kelimeleri biliyorum
Seneye anneme kesin agirligimi koyacagim, eve ziyaretci ogrenci alacagim!
TRT'yi acmak lazim, stadyuma gitmek lazim.
Kostum giyip dans etmek , cicek, bayrak olmak lazim
Cocuk olarak bu heyecanla buyumek lazim
Ben oyle buyudum..

Yasasin yarin 23 Nisan, hala nese doluyor insan!